Salı, Mart 24, 2009

Nepal'in Turistik Otobüsleri

Çoktandır yazmıyorum, her yerde anlattığım Nepal karayollarını bloğa da yazayım dedim. 

Efendim, yer Kathmandu, Kathmandu'dan "Cep Telefonuyla Gergedan Kovalamak" yazıma konu olan olayın cereyan ettiği Chitwan National Park'a gitmek istiyoruz. Otobüslerin kalktığını öğrendik, hemen gittik bilet almaya. Bir "Tourist Bus" var, bir de normal olanı. Aralarında 2 lira kadar fark olunca, konforu da seviyoruz, "ver bakalım iki tane Tourist Bus" bileti dedik. Bir sonraki gün yola çıkacağız.

Ertesi gün sabahın kör vakti yollara döküldük, otobüslerin durduğu yere geldik. Hava sıcaklığı 2-3 derece civarında. Orada öğrendik ki bizim otobüsün turistliği, içeriye hayvan alınmamasından ileri geliyormuş. Neticede doğru, bir yerden bir yere seyahat eden her insanı kolaycı bir genellemeyle turist olarak nitelendirebilirsiniz. 



Neyse efendim, hayvan alınmaması haricinde herhangi bir turistik tarafı olmayan otobüsümüzle yola koyulduk. Sürpriz hemen kendini gösterdi. Otobüste kalorifer yok. İşin kötüsü, insanoğlu her yerde pratik, yazın sıcaktan korunmak için otobüsün camlarına esinti amaçlı delikler açılmış. Oradan da tatlı bir esinti geliyor, insanın yanağını yalıyor. Bulabildiğimiz her şeyi üstümüze sarmamıza rağmen, titremeye çözüm bulamıyoruz. 



Nepal'de ölümlü trafik kazalarının oranı Avrupa'nın 30 katı imiş. İstatistiğin bir bilim olduğunu kanıtlamaya çalışan otobüs şoförü, 1,5 arabanın ancak geçebileceği ve ilerinin kesinlikle görülmediği virajlı dağ yollarında, sollama yapıyor, hızını artırıyor ve kornaya basmaya başlıyor. Korna, "ben solladım, dikkatli ol" anlamında, karşıdan gelebilecek muhtemel arabalar için. Titreme geçiyor, hafif bir rahatlık bile geliyor, nasıl olsa öleceğiz.

1-2 saatlik yolculuktan sonra, şoför "ihtiyaç molası" veriyor. Nerede? Dağın başında tabi ki. Kadınlar bir tarafa, erkekler bir tarafa doğru koşarak, ormanlık arazide kayboluyorlar. 5 dakika sonra hepsinin yüzünde ihtiyaçlarını gidermiş olmanın verdiği huzur var.


4 saatin sonunda Chitwan'a ulaşıyoruz, sonraki 3 günü, elektriğin, sıcak suyun ve ısıtıcının olmadığı bir bungolowda geçirdik. Yolculuk alıştırma oldu anlayacağınız.